Yakın zamanlı bir araştırmada ortalama dikkat süresinin yaklaşık 47 saniye olduğu keşfedildi. Bu, 2012 yılında 75 saniye olan değerin bir hayli altında. Her gün, kitlemizin dikkatini çekme rekabeti içinde adeta bir bildirim yağmuruna ve çok sayıda dikkat dağıtıcı unsura karşı mücadele veriyoruz. Bu da dikkat süresinin kısalmasına, diğer bir deyişle tüketicilerin herhangi bir şeye dikkatini verme isteğinin veya kapasitesinin azalmasına neden oluyor.
Ancak umutsuzluğa kapılmanıza gerek yok. Her ne kadar dikkat süreleri kısalıyor olsa da üzerinde düşünülmüş içerikler her şeye rağmen kitlenizin dikkatini çekmenize, kitlenizle etkileşim kurmanıza ve ona ilham vermenize yardımcı olabilir. Pazarlama çalışmalarınızla bunu başarmanızı sağlayacak beş ipucunu aşağıda bulabilirsiniz.
1. Değere odaklanın
İçerikleriniz gerçek anlamda değer sunmalı. Gerçek sorunların çözümlerini ve kritik soruların cevaplarını içeren bilgilendirici makaleler, nasıl yapılır videoları yayınlayın veya etkileşimli araçlar geliştirin. Bunu en iyi yapanlardan biri Shopify. Bu e-ticaret markasının YouTube kanalında hedef kitlesine önemli miktarda değer sunan birçok rehber, başarı öyküsü ve ipucu mevcut. Müşteriler için bu, Shopify'ın yalnızca bir platform değil, aynı zamanda yardımcı bir iş ortağı olduğuna dair bir işaret.
2. İçeriklerinizi kısa tutun
Kısa ve net içerikler oluşturarak kitlenizin zamanına saygı duyduğunuzu gösterin. Kısa videolar, infografikler ve kolayca okunup izlenebilecek özetler gibi hızlıca tüketilebilen içerikler yayınlamayı deneyin. Uzun içeriklerde ise kitlenizin izlemeye ya da okumaya devam etmesini sağlamak için açılış kısımlarını ilgi çekici hale getirin.
Sephora'nın bu kısa reklamında, alışılagelmiş reklam estetiğinden uzak durularak ürünlerin nasıl kullanıldığı gösterilmiş. İzleyicilere yakın hissettirecek ve katılıma açık bir deneyim sunan reklamda sade bir anlatım kullanılmış. Bu da onu, Shorts akışındaki satış içeriklerinden daha başarılı hale getiriyor.
3. Etkileşimde bulunmayı ve topluluk kurmayı teşvik edin
Kitlenizin dikkatini çekmenin en iyi yollarından biri içeriklerinizde aktif katılımı mümkün kılmak. Hem ilgi çekici hem de etkileşimi teşvik eden sürükleyici deneyimler, testler ve görevler sunabilirsiniz. Etkileşimi en verimli hale getiren noktanın ise topluluk oluşturma imkanı olduğunu söyleyebiliriz.
Örneğin Lego'nun Ideas platformu, markanın hayranlarının kendi tasarımlarını göndermesine ve diğer tasarımlara oy vermesine imkan tanıyor. Bir tasarım yeterli sayıda oy alırsa Lego bunu inceliyor ve gerçek bir sete dönüştürebiliyor. Bu yalnızca güçlü bir topluluk kurulmasını değil, aynı zamanda markanın müşteri isteklerine dair değerli veriler elde etmesini de sağlıyor.
4. Görsel içerikler oluşturun
Resimler, videolar, animasyonlar gibi görsellerin gücünden faydalanmak, mesajınızı hızlı ve etkili bir şekilde iletmenize yardımcı olabilir. Araştırmalar, üç günün sonunda insanların görsel içeriklerin %65'ini hatırlarken yazılı içeriklerin ise yalnızca %10'unu hatırlayabildiğini ortaya koyuyor.
Hatta görseller, ilgi çekici bir hikayenin içine yerleştirildiğinde daha da etkili hale geliyor. Purple Mattress'ın yumurta düşürme temalı reklam kampanyasında, ürünün insan vücudundaki basınç noktalarını desteklediğini göstermek için akılda kalıcı görseller kullanılmış. Markanın 2016'da yayınlanan Goldilocks ve Orijinal Yumurta Düşürme Testi reklamı, ilk günden beri YouTube'da 200 milyondan çok kez izlendi ve 8.000'i aşkın yorum aldı.
5. İçerikleri kişiselleştirin
Müşterilerle geniş ölçekte gerçek ilişkiler kurmanın yolu, alakalı içerikler paylaşmaktan geçer. Kitlenizin dikkatini çekme mücadelesinde galip gelmek için her etkileşime kişiye özel dokunuşlar yapmak her zamankinden daha önemli. Bunun için kitlenizi segmentlere ayırmanız, veri odaklı analizlerden faydalanmanız ve insanlarda kişisel olarak etki yaratan içerikler sunmanız gerekir.
Outdoor giysileri üreten Smartwool'un yaklaşımı ders niteliğinde. Google Ads'deki yakın ilgi alanı segmentlerini kullanan şirket, potansiyel müşteri gruplarına erişmek için ilgi alanlarından faydalanıyor. Marka, koşu tutkunları gibi yakın ilgi alanı segmentlerinin yaşam tarzlarıyla alakalı reklamlar göstererek marka bilinirliğini artırabiliyor, kitlesinin ilgisini çekebiliyor ve büyük bir kısmını müşteriye dönüştürebiliyor. Smartwool daha sonra nefes aldıran koşu çorapları gibi belirli ihtiyaçlara odaklanarak ve her etkileşimle alakalı özel reklam öğeleri ve mesajlar oluşturarak satın alma yolculuğunun farklı aşamalarında tüketicilerle bağlantı kuruyor.
Özetlemek gerekirse:
Dikkat süresindeki kısalma, zaman kaybettiren içeriklerden katılmaya davet edici içeriklere geçiş yapmayı zorunlu kılıyor. Değer, netlik, etkileşimlilik, görseller ve kişiselleştirme ile ilgili bu beş yaklaşımı uygularsanız pazarlama çalışmalarınız yalnızca dikkat çekmeye yönelik çabalar olmak yerine gerçek ilişkiler sağlayan katalizörlere dönüşebilir.