Bu makalenin bir versiyonu daha önce Campaign'de yayınlandı.
Prime time. 2019'da kulağımıza modası geçmiş gibi gelen bu terim, "kaçırılmaması gereken TV programları", TV rehberine göz atmak ve en sevdiğiniz programı kaydetmek için video kayıt cihazınızı ayarlamak gibi hatıraları canlandırıyor. Günümüzde, herkesin ne yayınlanıyorsa onu izlemek için tek bir ekranın başında toplandığı, günün belirli saatlerini ifade eden prime time kavramı önemini tamamen yitirdi.
Kullanıcılar bunun yerine günün farklı saatlerinde, farklı ekranlarda, büyük bir ilgiyle izledikleri bambaşka içerik türleriyle kendilerine özel prime time'lar yaratıyor. Kullanıcılar seçtikleri içerikleri kendileri için uygun saatlerde, çok çeşitli ihtiyaçları karşılamak için izliyor. Peki en çok ne istiyorlar? Omnicom Media Group ile birlikte gerçekleştirdiğimiz kapsamlı araştırmaya göre, video izleyicileri tutkulu oldukları konularla ilgili içerikler görmeyi tercih ediyor.1
Bu, kulağa çok normal gelebilir. Asıl şaşırtıcı nokta, bu bilginin, özellikle de genellikle prime time içerikleriyle ilişkili diğer konulara kıyasla ne kadar doğru olduğu. Bir içeriğin tutkulu olunan alanlarla alakalı olması, içerikte ünlü aktörlerin yer almasına göre 3 kat, yüksek prodüksiyon değerine sahip olmasına göre ise 1,6 kat daha fazla önem taşıyor. Son 24 saat içinde YouTube'da herhangi bir içerik izlemiş olan anket katılımcılarının %60'ından fazlası, izledikleri içeriğin tutkulu oldukları bir konuyla alakalı olduğunu söylüyor.2
Kişiselleştirilmiş prime time içerikleri
Kişisel bir düzeydeki bu yeni online video dünyasını anlamakta güçlük çekiyorsanız yalnız değilsiniz. Her birimiz YouTube gibi platformlarda benzersiz deneyimler yaşadığımız için benim prime time'ım ile sizinki arasında çok büyük farklar olabilir.
Her birimiz YouTube gibi platformlarda benzersiz deneyimler yaşadığımız için benim prime time'ım ile sizinki arasında çok büyük farklar olabilir.
İtiraf zamanı. Eskiden televizyon dizilerini takip eden bir izleyiciydim. Bu yüzden Google'a ilk katıldığımda takvimimde "YouTube izlemeye" özel olarak zaman ayırıyordum. Ted Talks ve gece geç saatte yayınlanan programlarla başladıktan sonra, Marques Brownlee ve Postmodern Jukebox gibi içerik üreticilerini ve kanalları keşfettim. Hatta Cobra Kai ile, televizyon dizilerine çok meraklı olduğum eski günlere geri dönmeye başladım. İşte benim prime time'ım böyle.
Geçtiğimiz günlerde, her sabah oğullarımla birlikte yapabileceğim bir şey arıyordum. YouTube'daki birkaç farklı yoga içeriği üreticisini denedikten sonra Adriene ile Yoga'yı keşfettik ve çok beğendik. Şimdi sabah ritüelimizi iple çekiyoruz ve bu saatler prime time'ımız haline geldi.
Günümüzde kontrol yayın kuruluşlarının değil, izleyicilerin elinde
Bir ihtiyacımızı karşılamak için videoya başvurduğumuz, görünüşte çok anlam taşımayan bu anlar aslında her şeyi değiştiriyor. Günümüzde popüler programların kontrolü yayın kuruluşlarının değil, izleyicilerin elinde bulunuyor. Tüm kullanıcılara içerik yayınlama olanağını tanıyan YouTube, düzenleme ipuçlarından özel yemek pişirme eğiticilerine, haber kliplerinden spor dünyasında öne çıkan konulara kadar her türlü içerikle günün 24 saati herkesin ihtiyacını karşılayabiliyor ve tüm kişisel ilgi alanlarına hitap edebiliyor.
İzleyiciler prime time'ı yeniden tanımlarken pazarlamacıların da bu yeni tanıma ayak uydurması gerekiyor. Kullanıcılar tutkulu oldukları alanlarla alakalı ve yararlı içeriklere anında erişebilmek istiyor. Şimdi kullanıcıların içerikleri nasıl ve ne zaman izlediğine, izlemeyi gerçekten önemsedikleri içeriklere tekrar bakmanın ve reklamlarımızı bu yeni gerçekliğe göre uyarlamanın tam zamanı.