Hızla değişen bu dönemde pazarlamacıların aklındaki en önemli sorulardan biri şu: "Hangi değişiklikler kalıcı olacak?" Günümüzdeki yeni koşullarda başarılı olmanın yolunu ararken bu soruyu görmezden gelmek mümkün değil.
Pandemi sırasında tüketici davranışlarının hiç olmadığı kadar dinamik ve tahmin edilmesi zor bir hâle geldiğini gözlemledik. COVID-19 salgınının başlangıcından bir yıl sonra, işletmelerin geleceğe dair planlar yaparken göz önünde tutmaları gereken üç tüketici eğiliminin ortaya çıktığını görüyoruz:
- Tüketici davranışlarında pandemiden önce başlayan değişimler, bu süreçte hız kazandı.
- İnsanlar, seçim yapma zorluklarıyla başa çıkma konusunda daha çok yardıma ihtiyaç duyuyor.
- İnsanlar, dijital dünyanın hem kısıtlanmamış hem uygun maliyetli olmasını istiyor. Bunun için, reklamların alakalı olmasını ve gizliliklerine saygı göstermesini bekliyorlar.
Bu eğilimler uzun süre aynı kalacak gibi gözüküyor. İşletmeler, bu eğilimlere yanıt vermek için neler yapabilir? Aşağıda açıklıyoruz.
1. Hızlanmaya ayak uydurma
Her şey hızlanıyor. Pandemi, zaten büyük oranda başlamış olan müşteri davranışı değişikliklerini hızlandırdı. Bu hızlanmayı arama hacimlerine bakarak görebiliyoruz. Örneğin, "ideas" ("fikirler") terimine yönelik arama ilgisi 2020'de önemli bir oranda arttı ve 2021'de artmaya devam ediyor. Bu eğilim, insanların alışveriş, yemek yapma ve daha birçok konuda ilham almak için internete yöneldiğini gösteriyor.
İnsanlar eski alışkanlıklarından vazgeçtikçe talepler de ciddi şekilde değişti. Örneğin, "smart casual" ("şık rahat giyim") terimine yönelik arama ilgisi azalırken "lounge wear" ("ev giysileri") terimine yönelik arama ilgisinin arttığını görüyoruz.
Şimdi bile müşteri davranışlarını tahmin etmek zor. Örneğin, "grocery stores" ("marketler") ve "takeaways" ("gel al") terimlerine yönelik ilginin beklenmedik bir şekilde hafta içine kaydığını görüyoruz. "Değişmeyen tek şey değişimdir" sözü, bu duruma son derece uygun.
2. Hızlı ve yardımsever olma
Hızlı ve yardımsever olmanın değerini hepimiz gördük. Karar verme süreçleri giderek karmaşıklaştığı için müşteriler, satın alma yolculukları sırasında daha çok yardıma ihtiyaç duyuyor. Bu durum, tüketicilere doğru zamanda yardımcı olmaları ve kendilerini göstermeleri için işletmelere büyük bir fırsat sunuyor. İşletmeler, tüketicilerin satın alma kararı verirken ihtiyaç duyduğu bilgiyi ve güvenceyi sunabilir. Otomasyondan yararlanarak, müşterileriniz size ihtiyaç duyduğunda kendinizi göstermeniz ve müşterilerinize yardım etme fırsatını yakalamanız için gereken çevikliği elde edebilirsiniz.
3. Her zaman güven kazanma
İnsanların davranışlarındaki değişim ve online gizlilik beklentilerinde artış birbirine paralel olarak meydana geliyor. Markalar, her zaman müşterilerin güvenini kazanmalı.
Google ve Euroconsumers tarafından yapılan bir araştırmaya göre katılımcıların neredeyse %70'i internette toplanan kişisel veri miktarının gizliliklerini korumalarına engel olduğunu belirtiyor. 2020 yılındaki diğer araştırmalar, müşterilerin %86'sının kişisel bilgilerinin nasıl kullanıldığı konusunda daha şeffaf olunmasını istediğini gösteriyor.
İnsanlar daha bilinçli bir şekilde onay verebilmeyi ve verilerinin nasıl işlendiğini bilmeyi hak ediyor. Konu online reklamlara gelince de tüketiciler reklam deneyimlerinin rastgele değil, alakalı olmasını istiyor. Reklamların sunulması konusunda gizliliklerine saygı duyulmasını ve kontrol sahibi olmayı istiyorlar.
İstediğiniz analizler ve ihtiyaç duyduğunuz araçlar
Tüketici davranışları değiştikçe işletmelerin ve pazarlamacıların hem müşteri ihtiyaçlarını anlamasına hem bu ihtiyaçlara daha etkili bir şekilde yanıt verebilmesine yardımcı olacak araçlar geliştiriliyor.
Öncelikle, Google'ın Google Ads'e yeni eklediği İçgörüler sayfasına değinelim. Bu sayfa, işletmeniz için özel olarak seçilen eğilimleri öne çıkarıyor ve böylece, yeni fırsatları hemen fark edebilmenizi sağlıyor. Bu araç, değişen tüketici talepleri hakkında alakalı analizler sunuyor. Siz de bu sayede günlük kararlarınızı hızla ve güvenle verebilirsiniz. İçgörüler sayfası, hızlanan süreçlere ayak uydurabilmenizi sağlar.
İkinci olarak, işletmelerin Google Ads'deki gerçek zamanlı öneri ve analizlerimize daha hızlı yanıt verebilmesini sağlamanın yollarını arıyoruz. Bunun için otomasyonu bir üst düzeye taşıyoruz. Pazarlamacılara Google Ads'deki belirli performans önerilerini otomatik olarak uygulamayı seçme fırsatı sunuyoruz. Markalar, algoritmalarımız fırsatları tespit ettiğinde yeni önerileri otomatik olarak uygulamayı seçebilir. Bu durumda sistem, kampanyanızı hemen iyileştirip optimize eder. Bu sayede manuel bir iş yapmanıza gerek kalmaz ve daha hızlı hareket edebilir, zamandan tasarruf edebilir, hızla artan talepleri karşılayabilirsiniz.
Son olarak sektördeki diğer şirketlerle birlikte yürüttüğümüz Özel Korumalı Alan projesi dahilinde, gizliliği korumaya yönelik yeni teklifler üzerinde çalışıyoruz. Yakın zamanda, üçüncü taraf verileri kullanımdan kalkınca web'de gezinen kişileri izlemek için yeni alternatif tanımlayıcılar geliştirmeyeceğimizi ve bu tanımlayıcıları ürünlerimizde kullanmayacağımızı onayladık. Bu kararımız, tüketicilerin gizlilik ve kontrol konusundaki haklı taleplerini karşılıyor.
Artık pazarlamacılar, birinci taraf verileri temelinde güçlü ilişkiler kurma ve müşterilerin güvenini sürdürülebilir bir şekilde kazanma konularında gerekli yetkinliği kazanmalı.
Gelecek için doğru yolu ararken
Bu değişen ortamda gelecek için doğru yolu ararken, tüketicilerin gösterdiği üç eğilimi ve bu eğilimlerin işletmelere sağladığı şu üç fırsatı göz önünde bulunduran markalar, karar verme sürecine daha sağduyulu ve kendinden emin bir şekilde yaklaşabilir:
- Hızlanmaya ayak uydurma
- Hızlı ve yardımsever olma
- Her zaman güven kazanma
İşletmeler, yeni analizlerden ve otomasyondan yararlanarak doğru anda kendilerini gösterip tüketicilerin satın alma kararı verirken ihtiyaç duyduğu bilgiyi ve güvenceyi sunabilir. Birinci taraf verileriyle ilgili iyi bir stratejisi olan şirketler, hem müşterilerine değer ve alaka sunma konusunda daha yetkin olacak hem 2021 yılında karşılaşacakları işletme zorlukları ve değişikliklerle daha kendilerinden emin şekilde baş edebilecek.