Teknolojik gelişmeler pazarlama ortamını sürekli değiştiriyor. Tüm değişikliklere rağmen değişmeyen tek bir şey var: Kullanıcıları ve işletmeleri internette buluşturma konusundaki kararlılığımız.
Geçtiğimiz ay anlaşılmasını ve kullanılmasını kolaylaştırmak için reklamcılık ürünlerimizde yapılan önemli değişiklikleri duyurduk. Yeni ürünlerin arkasında yatan stratejiye yakından bakmak için Google'ın reklam pazarlamadan sorumlu başkan yardımcısı Matt Lawson'la sohbet edip bu değişikliği neden yaptığımız ve sizin için ne anlama geldiği hakkında daha fazla bilgi edindim.
Bethany Poole: Yaptığınız duyuruları ve nedenlerini özetleyebilir misiniz?
Matt Lawson: Yıllardır müşterilerden en çok gelen isteklerden biri, işletmelerine uygun doğru çözümü seçmelerini kolaylaştırmak için ürün portföyümüzü basitleştirmemiz oldu. Yeni ürünlerimizle bunu sağladık. Google AdWords, Google Ads oluyor. Alıcı tarafı DoubleClick ürünlerimiz ve Google Analytics 360 Suite birleşip Google Marketing Platform oluyor. DoubleClick for Publishers ve DoubleClick Ad Exchange, Google Ad Manager oluyor.
AdWords markasını değiştirmeye neden karar verdiniz ve bu değişiklik reklamverenler için ne anlama geliyor?
Bu değişiklik reklam seçeneklerimizin sadece aramayla ilgili olmadığını gösteriyor. Yeni Google Ads markası, sunduğumuz reklamcılık seçeneklerinin tümünü temsil ediyor.
Anahtar kelimeler kullanılmaya devam edecek. Kullanıcılar arama ağı reklamlarını bu şekilde satın almaya devam edecek. Arama her zaman medya seçeneklerimizin temelinde olacak. Ancak AdWords markasının ürünlerimizi kullanan alıcılara her zaman görüntülü reklamları, video ve uygulamaları çağrıştırmadığını keşfettik. Yeni Google Ads markası bugün sunduğumuz tüm seçenekleri ve gelecekteki istikametimizi daha doğru yansıtıyor.
DoubleClick ve Google Analytics 360 Suite markasını değiştirme kararından biraz daha bahsedip işletmelerin yeni Google Marketing Platform'dan nasıl faydalanabileceğini anlatır mısınız?
Müşterilerimizin çoğu zaten DoubleClick Dijital Pazarlama ve Google Analytics 360 Suite kullanıyordu. Bu müşteriler bizden reklam ve analiz teknolojimizi bir araya getirmemizi istiyordu. Reklamcılıkla analizi birleştirdiğinizde müşteri yolculuğuyla ilgili daha iyi analizler elde edip daha iyi sonuçlar alabiliyorsunuz.
Bu ürünler arasındaki mevcut entegrasyonun üzerine geliştirilen Google Marketing Platform pazarlamacıların tek bir yerden dijital medya planlamasını, satın almasını, ölçmesini ve optimize etmesini kolaylaştırıyor.
"Platform" sözcüğü ilginç bir seçim. Neden özellikle "platform"?
Google Marketing Platform bir teknoloji hizmeti olduğu için bu sözcüğü seçtik. Google'a ait medya ile bağlantısı yok. Reklam verileri müşterilere ait ve kimin platforma erişebileceğini müşteriler kontrol ediyor. Önemli bir nokta da ürünün açık olması. Müşterilerimize ne aldıkları, nasıl aldıkları ve bunu nasıl ölçtükleriyle ilgili seçenek sunmak istiyoruz. Bugün Google Marketing Platform'da borsalarla, ölçüm çözümleriyle ve diğer teknoloji sağlayıcılarla 100'ün üzerinde entegrasyon var.
Marka değişikliğini şirket içinde nasıl gerekçelendirdiniz?
Bir ürün adı seçmek özellikle on yıllarca geçmişi olan AdWords ve DoubleClick gibi ikonik markalarınız olduğunda duygu yüklü olabiliyor. Değişiklik yapmak kolay iş değil. Ancak Google'daki her şey gibi bu da müşteriyle başladı. Dünyanın her yerinde reklamverenlerin ve yayıncıların markamızı nasıl algıladığıyla ilgili araştırma yaptık ve bu araştırmadan elde edilen analizleri stratejimizi şekillendirmek için kullandık. Örneğin, yöneticilerin ana şirket aynı olsa bile “DoubleClick” yerine “Google” markası olan bir teknoloji platformunun ölçeklenme kapasitesine daha çok güvendiğini öğrendik. En şüpheci çetin cevizleri bile müşteriye dönüştürmeye yardımcı olan perspektif tam da bu.
Karşılaştığınız farklı zorlukların bir kaçından bahseder misiniz?
Milyonlarca müşterisi ve kullanıcısı olan AdWords gibi bir markayı değiştirmek sıkı koordinasyon gerektiriyor. 50'nin üzerinde web sitesini, 7.000'in üzerinde yardım merkezi ve Think with Google makalesini, çok sayıda satış sunumunu güncelledik. Bu ürünler tüm dünyada kullanıldığı için yeni adların kolay anlaşılır olması çok önemli. Ürün adlarının anlaşılır olmadığı ülkelerde nasıl yerelleştireceğimizle ilgili zor kararlar vermemiz gerekti. Tabii ki bunların hepsini yaparken yeni logoların bir taraftan AdWords ve DoubleClick'in mirasını kucaklarken diğer taraftan bu yeni ürünlerin geleceğine göz kırpmasını sağlamamız gerekiyordu.