“Merhaba, ben Pelinsu. 25 yaşında, İstanbul'da yaşayan, çalışan, bekar biriyim. Türkiye'nin geleceğini şekillendiren Z kuşağının bir parçasıyım. Biliyor musunuz, bizler o alışık olduğunuz genç kuşaklardan biri değiliz; medya tüketimimizden, alışveriş alışkanlıklarımıza ve hatta müziğe ritim tutmamıza kadar dikkate alınması gereken bir gücüz. O yüzden kemerlerinizi bağlayın çünkü Türkiye'deki Z kuşağı trendlerine dair bir yolculuğa çıkmak üzereyiz!”
Duydunuz zilin sesini. Z Kuşağı, dünya genelinde toplumları etkileyen dinamik ve dönüştürücü bir gücü temsil ediyor. Türkiye'de ise bu kuşak, kültürel normları ve tüketici davranışlarını yeniden tanımlayarak değişimin önünde yer alıyor. Türkiye'deki Z kuşağı gençleri, dünya genelindeki akranları gibi dijitalin içine doğmuş bir nesil ve Türkiye, %15 ile Avrupa’da en büyük Z kuşağı nüfusunu barındıran ülke. Onları önceki kuşaklardan ayıran benzersiz özellikleri ise, geleceğe dair ilgi çekici bir bakış sunuyor.
Dijital oyun alanı: Z kuşağının iletişim ve izleme alışkanlıkları
Eğlence dünyasında televizyon, geleneksel olarak Türk ailelerinde özel bir yer tutmuştur. Ancak Z kuşağı, izleme alışkanlıkları konusunda kuralları yeniden yazıyor. Türkiye'deki Z kuşağının %97'si internet erişimine sahip, bu da onları yüksek derecede internet ile bağlantılı ve geleneksel televizyona daha az bağımlı hale getiriyor. %76’sı ise her gün sosyal medya ile iletişim halinde. Bu değişim, dijital içeriği geleneksel yayınlara tercih ettiklerini yansıtıyor.
Televizyon, bir zamanlar aile toplaşmalarının merkeziydi, ancak artık bunun mazide kaldığını biliyoruz. Z kuşağı, TV’deki içeriği artık kendileri için yeterince faydalı, gerçekçi veya eğlenceli bulmuyor. Bunun yerine, ilgi alanlarına uygun içerik arıyorlar ve internet, geniş bir seçenek yelpazesi sunuyor. İnternet üzerinden yayınlar, YouTube ve sosyal medya platformları, yeni eğlence merkezleri diyebiliriz.
Ayrıca, Kantar tarafından yapılan bir araştırmaya göre, Türkiye'deki 18-24 yaş aralığındaki Z kuşağı izleyicilerinin %60'ı, YouTube'u televizyonlarında izlerken tercih ettikleri bir TV platformu olarak kabul ediyor.1 Bu da Z kuşağının televizyonun yerine YouTube'u tercih etme eğilimini güçlendiren bir faktör olarak karşımıza çıkıyor.
Z kuşağı, YouTube'u içerik üreticileri ve onlarla kurdukları gerçek bağ için tercih ediyor. Nitekim, birçok hane halkı YouTube'u ana ekranları olarak benimsemeye başladıkça, platform ile aralarındaki bağ da güçleniyor. Z kuşağı YouTube izleyicilerinin %73'ü platformun bir konu hakkında farklı görüşlere sahip insanları dinlemek için en iyi yer olduğunu düşünüyor.2 Bu da, Z kuşağının içerikleri sadece izlemek yerine bilinçli bir şekilde tükettiğini ve öğrenmek, gelişmek ve tutkulu oldukları şeyleri keşfetmek için ilk tercih ettiği platform olduğunu gösteriyor.
Z kuşağının alışveriş alışkanlıkları ve ekonomik bağımsızlığı
Türkiye'deki Z kuşağı gençleri, tüketici dünyasında yeni dalgalar yaratıyor. Bu kitlenin %83’ü şu an bekar ve önemli bir kısmı zaten çalışıyor3, bu da onlara önceki kuşaklarla kıyaslanamayacak kadar yüksek bir ekonomik bağımsızlık seviyesi sunuyor. Bu finansal özerklik, benzersiz alışveriş alışkanlıklarına yansıyor.
18-24 yaşları arasındaki Z kuşağının %88'i online araştırma yapıyor4 ve %70'i online alışveriş yapıyor5. Online alışveriş alışkanlıkları pragmatik bir yaklaşımı yansıtıyor, %62'si favori bir markaları olsa bile alternatifleri keşfetmeye istekli. Bu marka bağımsız davranış, markaları Z kuşağı ile onların kurallarına göre işbirliği yapmaya, arama motorlarına ve sosyal medya platformlarına odaklanmaya zorluyor.
Z kuşağı aynı zamanda “kimliklerini arama yolculuğuyla” da tanınırlar. Zaman içinde güven kazanmış içerik oluşturucularını değerli buluyorlar. Bu içerik oluşturan kişiler neredeyse onların dijital aileleri gibi ve dijital dünyada onlarla bağ kurarlar, kendilerini rahat ve güvende hissettikleri bir ortam yaratırlar.
Kulakların pasını farklı zevklerle silenler
Kantar tarafından gerçekleştirilen bir araştırmaya göre, Türkiye'deki 18-24 yaş aralığındaki Z kuşağı YouTube izleyicilerinin %86'sı YouTube'un oldukça çeşitli içeriğe sahip olduğunu kabul ediyor.6
Bu çeşitlilik, Z kuşağının en sevdiği YouTube kanallarının popülerliğini açıklıyor. NoluyoYa?, Mesut Can Tomay, Kafalar ve TepkiKolik gibi içerik oluşturucuları, Türkiye'deki Z kuşağının en çok takip ettiği kanallar arasında yer alıyor.
Aynı araştırmaya göre, Türkiye'deki 18-24 yaş aralığındaki Z kuşağı YouTube izleyicilerinin %85'i YouTube'un en iyi müzik videolarına (klip ve fragmanlar dahil) sahip olduğunu düşünüyor.7
Z kuşağı, YouTube'u zengin içerik yelpazesi ve müzik videoları için birincil tercih olarak görüyor. İlginç bir şekilde, Z kuşağının müzik zevkleri, dijital seçimleri kadar çeşitli. Çağdaş tercihlerinin yanı sıra, kendilerine has bir müzik zevkleri var. Örneğin, yüzde 46’lık dinlenme oranıyla arabeskin en büyük dinleyici kitlesini Z kuşağı oluşturuyor. Bu çeşitlilik, Z kuşağının YouTube'u zengin içerik yelpazesi ve müzik videoları için birinci tercih olarak görmesine katkı sağlıyor.
Yeni bir yol
Türkiye'deki Z kuşağı, iletişim, tüketici alışkanlıkları ve eğlence tercihlerini yeniden tanımlayarak yeni bir yol çiziyor. Dijitalin içine doğmuş statülerinin, ekonomik bağımsızlıklarının ve otantikliğe duydukları arzunun birleşimi, markalar ve içerik oluşturucuları için benzersiz bir dizi zorluk ve fırsat sunuyor.
Pelinsu şunları ekliyor; “İnternet kullanma konusundaki yeteneklerimiz, ekonomik bağımsızlığımız ve gerçeklik arayışımızla, markalar ve içerik oluşturucuları için kuralları yeniden yazıyoruz.
Bizi kazanmak için markaların mizah anlayışımızı yakalamaları, sosyal medyada bizimle iletişim kurmaları ve sürekli değişen zevklerimize uyum sağlamaları gerekiyor. Biz ilerlemeye devam ettikçe, etkimiz kültür ve toplum üzerinde daha da hissedilecek.”
Bizden söylemesi.