Moda sektörünün kullandığı tüm malzemelerin yaklaşık %60'ının plastikten yapıldığını biliyor muydunuz? Ve aynı zamanda tüm uluslararası uçuşlar ve deniz taşımacılığının toplamından daha fazla olmak üzere moda sektörünün insanlığın karbon emisyonlarının neredeyse %10'undan sorumlu olduğunu?
Bir kavram ve bir eylem olarak sürdürülebilirlik bilinci artık tüketicilerin alışveriş alışkanlıklarının bir parçası haline geliyor. Sürdürülebilir moda markaları, modayı insanlığa ve çevreye en saygılı şekilde yaratarak, mümkün olan her yerde çevresel etkiyi azaltabilir.
İnsanlar sorumluluğun büyük kısmının markaların omuzlarında olduğunu düşünüyor.1 “Sürdürülebilir moda” trendine olan ilgi dünyada son dört yılda dört katına çıktı.2 Türkiye'ye gelince, sürdürülebilirlikle ilgilenen tüketici kitlesi birçok Avrupa ülkesine kıyasla Türkiye'de çok düşük bir seviyede; ancak, arttığını söyleyebiliriz.3
Tüketicilerin %75'i çevre sorununun satın alma kararlarını etkileyeceğini belirtiyor.
Çevre bilinci bir tercih nedenidir
Bir üründe kullanılan malzemeler Türkiye’deki tüketiciler için moda alanında en önemli konulardan biri haline geldi.4 Aslında çevre bilinci zaten her beş tüketiciden birinin tercih sebebini oluşturuyor.5 Tüketicilerin %75'i çevre sorununun satın alma kararları üzerinde etkisi olduğunu belirtiyor.6
İnsanlar sürdürülebilir seçenekler için daha fazla para ödüyor
Tüketiciler, markalara denemeleri ve daha çevre dostu olmaları için bir şans veriyor. Dünyanın daha yeşil olmasına katkı sağlayacaksa daha fazla ödemeye istekli olduklarını açıkça söylüyorlar.7 Türkiye'de her dört tüketiciden biri sürdürülebilir ve çevre dostu ürünler için en az %15 daha fazla ödemeye razı.8
Pazarlamacıların yapabilecekleri: Değişimin kendisi olun
Bir mağazada sunulan bir giysi parçasının güzelliğine kapılıp onun bir geçmişi ve bir yaşam döngüsü olduğunu unutmak çok kolay. Umarız farkındalığın, daha sorumlu üretimde, satın alma kararları vermede ve gezegenimiz için iyi bir çevre oluşturmada bir etkisi olur.
Sorumluluk çok büyük ve herkes kendi üzerine düşeni üstlenebilir. İşte markaların yapabilecekleri:
1. Şeffaf olun
Sürdürülebilirlik için ne kadar çaba harcadığınızı gösterin. Mümkünse, sürdürülebilirlik çabalarınızı yıllık olarak raporlayın ve yayınlayın. Çoğu küresel şirket artık finansal sonuçlarının yanı sıra çevresel ve çeşitlilik girişimlerini de kapsayan sürdürülebilirlik raporları yayınlıyor.
2. Değerlerinize bağlı kalın
Tüm sürdürülebilirlik konularına aynı anda bağlanmak zorunda değilsiniz, markanız için en önemli ve uygun olan bir sürdürülebilirlik alanı seçin ve bunun savunucusu olun. Örneğin Türkiye’de tüketicilerin en çok önem verdiğini belirttiği alan “Ağaçlandırma ve Ormanların Korunması” ve ikinci sırada gelen konu ise “Su Tasarrufu”.9
3. İlerlemenizi müşterilerinizle paylaşın
Mükemmel olmak zorunda değilsiniz, ancak değişim yolunda olduğunuzu belirtmeniz ve attığınız adımları paylaşmanız önemli. Gerçekleştirdiğiniz değişiklikleri paylaşmak için çeşitli platformlardan faydalanabilirsiniz; sürdürülebilirlik konusunda müşterilerinizle bağlantı kurmak için ürünlerinizi, pazarlama iletişiminizi, online ve fiziksel mağazalarınızı kullanın.